20 Nisan 2023 Perşembe

19 Nisan 2023 KODA Konseri Üzerine Alelade Bir Dinleyiciden Birkaç Not

Karşıyaka Oda Orkestrası
19 Nisan 2023
Hikmet Şimşek Sanat Merkezi
Bostanlı, Karşıyaka, İzmir

Ceyda Çetin - Keman
Asya Tütüncü - Keman
Alaz Yaşıl - Viyola
Berk Kavak - Çello
Esra Mamaç - Piyano

Parça Listesi:

https://www.setlist.fm/setlist/karyaka-oda-orkestras/2023/hikmet-imek-sanat-merkezi-karyaka-turkey-4bb8cb7a.html 

1. String Quartet no. 4 in C major, K.157
(Wolfgang Amadeus Mozart cover) (Violin: Ceyda Çetin, Asya Tütüncü; Viola: Alaz Yaşıl; Cello: Berk Kavak)

2. Piano Quintet in E-flat major, op. 44
(Robert Schumann cover) (Piano: Esra Mamaç; Violin: Ceyda Çetin, Asya Tütüncü; Viola: Alaz Yaşıl; Cello: Berk Kavak)

***

- İkinci eserde yaylı dörtlüsüne eklenecek olan piyanodan önce ilk eserde sadece yaylı dörtlüsünün dinlenebileceği bir eser tercihi olması hoşuma gitti. Kulaklarım sıcağı sıcağına piyanosuz yaylı dörtlü ile piyanolu yaylı dörtlüyü arka arkaya dinleyerek, sound'a piyanonun eklediği değişikliği daha iyi hissetme deneyimi yaşamıştır diye tahmin ediyorum.

- Klasik müzik konserlerini dinlemek baştan sona doğaçlama müzik dinlemek gibi benim için. Eserlere bir dinleyici olarak hakim değilim ve sürekli benim için yepyeni olan melodileri-ritimleri ve armonileri takip ediyorum. Elbette kompozisyonlar boyunca örneğin bir tema melodisinin bolca varyasyonlarını ve tekrarlarını duyuyoruz ama dinlerken sürekli solist melodiye odaklanmıyorum ki. Kafamda bazen kontrbası öne alıyorum, bazen çelloyu, bazen 4 partisyon yürürken keman-viyola partisyonlarına odaklanıyorum. Deneyim boyunca hep yepyeni müzikal cümleler, armonik hareketler dinlemek gibi.. Aslında beat'li batı müziklerinde emprovize caz veya progresif müzikler dinlemeye benzeştirilebilecek bir deneyim bu açıdan. Bir 'nerd' gibi karşındaki şeye baştan sona hakim olmaktansa bazen de ânı yaşamayı öğretiyor bana sanki. Ama ânı yaşamanın detaylara odaklanmadan, yüzeysel bir hâli de vardır fakat bu deneyim yüksek konsantrasyonlu bir ânı yaşama hâline getiriyor. Ne kadar konsantrasyon o kadar zevk.. 

- Viyola ve çello soru-cevapları; piyano ve yaylılar arasında dönen melodi varyasyonları; yaylılarda ilgi çekici hızda metronomdaki 16'lık ritimler (speed metal dinleyicisinin ilgisini çekmek...) ; çoğunlukla dinlediğim müzik türlerinde tersine daha alışıkken viyolanın melodi çalıp, kemanların daha tizde 'altında' yaratıcı ve hızlı ritimler attığı anlar konserden sonra bunları yazarken aklımda kalan keyifli ve ilham verici bazı anlardı...

- Beat'li popüler batı müziğindeki bildiğimiz şarkıların veya enstrümantallarin çoğuna oranla klasik müzikte çok daha sık, hızlı ve yoğun duygu geçişleri gözlemliyorum.. (Bu konserde Schumann eseri bölümünde bu düşünce aklıma geldi.) Teşbihi caizse manik depresyon gibi. 

20-21.04.2023
Bora



Fotoğraflar: KODA'nın Instagram hesabından.

19 Nisan 2023 Çarşamba

8 Nisan 2023 Salut De Smyrne İzmir - Karşıyaka Konseri Üzerine



Salut de Smyrne konseri için biraz fazla erkenden gittiğim Karşıyaka-Bostanlı'daki Hikmet Şimşek Sanat Merkezi'nin etrafında biraz vakit öldürmem gerektiğinde yiyecek vegan bir şeyler aramaya koyuldum ve bir çiğ köfte dürüm yemeye karar verdim. Fakat buralarda "Gibi" adlı bir vegan kafenin olduğu (sahiplerinden birinin de İzmir Barosu Hayvan Hakları Komisyonu'ndan değerli arkadaşım Avukat Tuğçe Berber'in olduğu üstelik) sonradan aklıma geldi ve bu da gelecekte Karşıyaka tarafına geçmiş ve acıkmış Bora için bir hatırlatma notu olsun..

***



Konserden 1-2 saat önce, grubun uzunca bir soundcheck (konser öncesi ses kontrol) süreci sırasında kültür merkezinde otururken daha önce provalarında dinlediğim ama henüz hiç grubun sahnesinde denk gelemediğim; Salut De Smyrne'nin repertuarındaki belki de en sevdiğim eser olan "La Galana I La Mar"ın seslerini uzaklardan hayal gibi duyup yine heyecanlandım fakat daha sonra konser esnasında, son anda bu geceki parça listesinden çıkarmaya karar verdiler ve Salut De Smyrne'yi 2. kez canlı izleyişimde yine o büyülü parçayı dinleme şansımı kaçırdım (hayattaki en büyük derdimiz böyle olsun). Mor Karbasi gibi olağanüstü bulduğum bir vokalistin yorumuna alışık olan kulağım, bu parçayı Serap Çiğdem Şahin'in sesinden dinlerken Karbasi'yi aramıyor ve yine tüylerim diken diken oluyorsa Serap'ın vokal icrası ve ses rengi güzelliğinin nasıl harika bir karışım olduğu tahminini sizlerin hayaline bırakıyorum.

Salut De Smyrne'nin en sevdiğim özelliği, konserlerinde yorumladıkları parçaların düzenlemelerine bolca özen gösterdiklerini bir müziksever olarak yoğun bir şekilde hissetmem. Hangi müzik tarzlarını yoğunlukla dinlemeye alışık olursam olayım; iyi müzik tutkusuyla elden geçirilmiş eserleri ve bunları iyi enstrümanistlerin performe edişini, (hepsi değil ama çoğu müzik türü için) herhangi bir müzik türü çizgisinde olsalar bile hayranlıkla ve büyük keyifle dinleyebilirim.

Mütevazı-kibar tavırlarla sahneye çıkan Salut De Smyrne'den ilk duyduğumuz ses reverb'lü ve efsunlu sesiyle uzun havavari bir solo vokal girişi yapan Serap Çiğdem Şahin'in sesi oluyor ve Salut De Smyrne'yi Spotify'dan da takip edenlerin tanıyabileceği, grubun "Olta 5" adlı kolektif albümde bulunan "Anathema Ton Aitio" adlı yorumla başlıyor konser.

Salut De Smyrne'nin Karşıyaka'daki ilk konseri ve zaten 2021'de ilk kez konserlerine başlamış olan grubun ilk biletli konseri olma özelliğini taşıdığını öğrendiğim bu etkinlik neredeyse 'sold out' bir ilgiyle karşılanıyor Karşıyaka izleyicisi tarafından.

Dediğim gibi Sefarad, Balkanlar, Ege, Orta Doğu tınılı bir müzik yaptığını gözlemlediğim grubun parça düzenlemeleri öyle incelikli ki; bu müzik türlerinin dışında bir müzik odağına sahip herhangi bir müzikseverin de tüm konseri zevkle kendini dinleten bir grup halini alıyor. Örneğin hiç beklemediğimiz bir parçada (Apo Kseno Topo) hiç sırıtmayan bir geçişle bir anda Zilan Yıldız perküsyonda baterideki kick'e (bateri setindeki en pes ve büyük davul) benzeyen bir metronom yürüyüşü sadeliğine düşüyor ve üzerine Murat Küçükarslan'ın leziz bir bas yürüyüşü başlıyor ve karşınızdaki etnik grup bir anda kısa bir süreliğine caz grubuna dönüştü diye heyecanlanırken üzerine bir de Berat Hasırcı'nın leziz klasik gitar solosu ekleniyor. Veyahut bence çoğu müzik tutkununun izlediği konserlerde karşılaştığı en leziz sürprizlerden biri de bir bas gitar solosu duymaktır herhalde ve Salut De Smyrne konserinde bunu da buluyorsunuz. Bitti mi? Hayır. (Bu enstrümandan anladığım kadarıyla) Kanuna son derece hakim (hayır, yasalara son derece hakim bir avukattan bahsetmiyorum) Mahsuni Gündüz'ün de icrasının tadını çıkardığınız anlar da var; aynı zamanda Ahura Ritim Topluluğu'ndan tanıyabileceğiniz ve vokalistliğinin yanı sıra muhteşem bir defjen (def enstrümanisti) olan Zilan Yıldız'dan da def solo duyma şansınız da var bir Salut De Smyrne konserinde.

Parçalarındaki leziz trafik düzenlemeleriyle, sololarıyla ilgili tek bir sorunum var: Bu enstrümantal solo bölümlerin daha da uzun olmasını isterim! "İzleyici sıkılır mı?" diye düşünüyorlar mı bilmem ama enstrümanlara bu kadar leziz bir hakimiyet ve parça trafik düzenlemelerine özen ve birlikte çalma konusunda bu kadar tecrübeli enstrümanistler varken karşımızda, klasik gitar solonun da, bas solonun da, kanun solonun da daha uzun uzun zevkini çıkarmak isterim. Altı üstü bu sololara konser boyunca 1'er-2'şer kez denk geliyoruz; şöyle bir dakikadan fazla dinlemesek mi?.. Hele ki Zilan'a özel bir parantez açalım.. Sanırım son parçada mı neydi, defin oldukça forte ve havalı bir giriş yapıp, yürüdüğü parçanın bir bölümünde bir de def solo geliyor ve o anda salondaki izleyicileri gözlemlediğim kadarıyla onların büyük çoğunluğunun def enstrümanını ya ilk kez canlı dinleyen ya da bu enstrümanı tanısa da İzmir'de bu enstrümanı bu kadar hakim bir şekilde çalan az sayıdaki defçiden bu şekilde ilk kez dinleme şanslarına bu konserde eriştiğine eminim. Usta ellerde, duygular arası geçişli bir doğaçlamada bu enstrümanın sınırlarının nerelerde olabildiğini keşfetme şansı yakalamış izleyicilerin çok daha uzun bir def solosu ile tanışmalarının onlar için muazzam bir deneyim olacağını düşünüyorum. Salut de Smyrne'nin karşısına çıkacağı seyircilerin her zaman da büyük bir bölümü def enstrümanı ile esaslı bir tanışmayı ilk kez Zilan'la deneyimleyen insanlar olacağını tahmin edebiliyorum. Örneğin bazı Ahura Ritim Topluluğu konserlerinde yaklaşık beş dakikalık Sami Hosseini def sololarında olduğu gibi bir parça içinde geçmesinin haricinde de konser listesinde ayrı bir parça olarak "emprovize Zilan Yıldız def solo"nun yer almasını nacizane önermek isterim gruba.

Küçük bir negatif eleştirimi de not düşeyim de, hem arkadaşlarımı sürekli öven bir yazı yazmadığıma dair samimiyetimin de işareti olmuş olsun (Gülüşmeler). Solo bölümlerinde solosu olan enstrümana alan açarken, diğer enstrümanlar volümünü fazla düşürdüğünü gözlemledim ve biz solonun altındaki (aslında soloyu da güçlendiriyor olan) tamamlayıcı partisyonların güzelliğini yeterince iyi duyamayabiliyoruz. Bunu bir çoksesli müzik olarak düşünürsek: Bir soloyu iyi solo yapan en önemli etmenlerden biri altında çalan diğer partisyonlardır. Solo esnasında elbette öne çıkan enstrüman bir tık önde duyulmalı ama diğer enstrümanlar aşırı geri çekilmemeli. Örneğin kanunun sesi daha tiz karakterli ve diğer enstrümanlar neredeyse hiç volümünü düşürmese bile kanun solo çokseslilik içinde gayet iyi duyulurdu diye düşünüyorum. Böyle ince detaylara kadar yazıyorum bazen ama hangi detay, buraya denk gelip okuyan kime faydası olur bilemeyiz diye içimden detaya girmek de geliyor..

Salut De Smyrne'nin sıradaki konserini La Galana I La Mar'ı da sahnede dinleme hayalimin gerçekleşmesi dileğiyle heyecanla bekliyor olacağım.

19.04.2023
Bora Şahinkara



Salut De Smyrne
8 Nisan 2023
Hikmet Şimşek Sanat Merkezi
Bostanlı, Karşıyaka, İzmir

Bas Gitar - Murat Küçükarslan
Klasik Gitar - Berat Hasırcı
Vokal, Kaşık - Serap Çiğdem Şahin
Kanun - Mahsuni Gündüz
Vokal, Def, Zil, Bendir, Tef - Zilan Hasret Yıldız

Parça Listesi:

https://www.setlist.fm/setlist/salut-de-smyrne/2023/hikmet-imek-sanat-merkezi-karyaka-turkey-3b8b5e3.html

1. Anathema Ton Aitio
2. To Ponemo Stithos Mou
3. La Casas De La Boda
4. Ven Chika Nazlia
5. Dimitroula Mou
6. La Compras Del Rabino
7. Nassam Alayna Al Hawa
8. To Prosfigaki
9. Apo Kseno Topo
10. Penceresi Yola Karşı
11. Monsevo Dobro
12. Hariklaki
13. Si Verias A La Rana
14. Bint Al Shalabeya
15. Ti Se Mellei Esenane







4 Nisan 2023 KODA Konseri Üzerine Alelade Bir Dinleyiciden Birkaç Not





4 Nisan 2023'te, Karşıyaka Hikmet Şimşek Sanat Merkezi'nde gerçekleşen Karşıyaka Oda Orkestrası'nın İbrahim Yazıcı şefliğindeki konserinin solist konuğu çellist Nil Kocamangil'in ismini başlıkta geçirmememin sebebi konserde kendisinin çaldığı bölümler hakkında bir not içermeyen yazının başlığının o bölümler hakkında bir yorum içerdiği beklentisini yaratmamasını istememdir.

Bu uyarıdan sonra hemen, olası bir ikinci beklentiyi de kırmak isterim, o da şu ki; bu, klasik müzikle çok vakit geçiren birinin yazacağı dolu dolu bir tenkit yazısı da olmayacaktır. Müziğe tutkulu, fakat müzik dinleyiciliğinin yelpazesini genellikle rock-metal janralarının oluşturduğu herhangi bir dinleyicinin konser sonrasında ettiği birkaç cümleye kulak misafiri olmuşsunuz gibi hissedeceğinizi düşündüm birkaç kısa nottan ibaret olacaktır.

***

- İbrahim Yazıcı'nın oldukça özgün bir Uzun İnce Bir Yoldayım düzenlemesini çok beğendim. Ki bu eser için çıtam çok yüksektir. Psychedelic rock tarzda Barış Manço ve Kurtalan Ekspres'in o King Crimsonvari Uzun İnce Bir Yoldayım yorumu ve heavy metalde Pentagram'ın "Gündüz Gece" adıyla yayınladığı yorumu olmak üzere iki olağanüstü güzel düzenlemesini bilen biri olarak beğendim... 

- KODA keşke tüm konserlerini ses kaydına alsa ve canlı performans albümleri olarak Spotify'da yayınlasa...

- İzleyiciye en yakın konumda oturan kemancı için "Vov! Paganini hızına çıktı" dedim bir ara...

- Seyirciye en yakın kemancı ve seyirciye en yakın çellocunun (Gökçe Bahar Oytun) sadece ikisinin çaldığı bir bölümde ikisinin partisyonlarını zevkle takip ettim...

- Herhangi bir müzik türündeki konserde 'açıklamalı musıki' olayını severim ve şef İbrahim Yazıcı güzel sunumlar yaptı eserlere dair...

***

Parça Listesi:


1. Adagio in G Minor
(Remo Giazotto & Tomaso Giovanni Albinoni)
2. Cello Concerto in A Minor, op. 129
(Robert Schumann) (Solist çello: Nil Kocamangil)
3. ?
(Solist çello: Nil Kocamangil)
4. Holberg Suite
(Edvard Grieg)
5. Uzun İnce Bir Yoldayım
(Aşık Veysel)


19.04.2023
Bora





15 Nisan 2023 Cumartesi

1 Nisan 2023 - "Duyulur Ta Ötelerden" Deprem Dayanışma Konseri



Dayanışma kültürümüzün süreğen olması dileğiyle.

Pek çok yönden benim için de çok mutlu bir gündü.

Beni hem konsere hem de sahneye davet ederken söylediği güzel sözlerle onore eden Sami Hoca'ya, Ahura'ya, o akşam birlikte çaldığım ve çalmadığım konuk müzisyen arkadaşlarımın tamamına, AASM emekçilerine, katılan tüm izleyicilere, gelen arkadaşlarıma, gelip de sürpriz yapan arkadaşlarıma çok teşekkür ediyorum.

Performansların video'ları önümüzdeki haftalarda Youtube'ta da yerini alacak.

Bora, 5.4.2023



Ahura Ritim Topluluğu: Veysel Baki, Tolga Yaşkaya, Sercan Kırmızı, Yasemin Belli, Halil İbrahim Şan, Mehmet Nihat Şan, İbrahim Konaç, Orhan Metin, Mirkelam Özer, Mahsuni Gündüz, Kubilay Mutlu, Sami Hosseini, Sevda Aktürk, Zilan Hasret Yıldız.

1. Beni Hor Görme Kardeşim (Aşık Veysel) (Ahura Def Öğrencileri ile)
2. Ax Eman (Ahura Def Öğrencileri ile)
3. Ma Lkit (Emel Mathlouthi)
4. Drama Köprüsü (Bora Şahinkara ile)
5. Dew Dew (Çiğdem Şahin ile)
6. Teriq (Nooran ile)
7. Nasip Olur Amasya'ya Varırsan
8. Way Way Nînna (Rençber Aziz) (Can Umut İleri ile)
9. Ven Chika Nazlia & Çiçeke & Werne 









Kill 'Em All'dan ÖNCEKİ Kayıp Halka Gibi! ("72 Seasons" Üzerine Erken İzlenimlerim)

Albümün yayına girmesinden bir gün önce 132 ülkede, 2,100'den [1] fazla sinema salonunda tüm şarkılar hakkında grup üyelerinin kısa yorumlarını ve tüm şarkıların dinleme etkinliğini içeren albüm prömiyerini neyse ki, teknik açıdan sorunsuz sunum ve iyi bir ses sistemi seansıyla İzmir - Karaca Sineması'nda idrak etme fırsatını buldum. [2]

2 seans, aynı anda ikişer salonda gösterilecekti ve salonlarda tüm biletler tükenecek kadar olmasa da, Metallica tişörtlerini giymiş ve birbirini tanımayan insanların Metallica muhabbeti yaptığı bir seyirci kitlesi, seanstan önce olayın heyecanını uyandıracak bir atmosfere girmemi sağlayacak kadar kalabalıktı. Keşke arkadaşlarımla üzerinde çalıştığımız yakında çıkacak olan maxi single çıkmış olsaydı, İzmir'de bu kadar metalci toplanmışken broşürlerini dağıtırdım diye esprimi de yaptım o akşam bu etkinliğe gideceğimi haber verdiğim ve gelişmeleri aktardığım iki arkadaşıma. Özlediğim ve tam 8 yıl sonra gördüğüm bir arkadaşımla beni Metallica'nın buluşturmasının 13 Nisan 2023 akşamındaki bu etkinlikte gerçekleştiğini de not düşmek isterim..

Artık hızlıca albüme dair olgunlaşmamış izlenimlerime gelecek olursak... Öncelikle albümün güzelliği hakkında konuşmak için tüm albümü baştan sona 3-4 kez dinlemek gerektiğini düşünüyorum. Başyapıtları bile ilk dinleyişimizde pek çok kez fark etmeyiz. Bu yazıyı çoğu parçayı henüz sadece bir kez dinlemişken yazıyorum. Asla loop'a alarak parça dinleyip de, şarkıları 'tüketmeyi' sevmediğim için albümün çıkışının ikinci gününde henüz bu noktadayım ve sıcağı sıcağına olgunlaşmamış izlenimlerimi de tarihe not düşmek istiyorum. Belki bir-iki ay sonra, tüm parçaları en az 5 kez dinlemiş, bazılarının canlı performanslarını da görmüş olarak albümün güzelliği ve favori parçalarım hakkında da bir başka yazı yazarım. 

Albümün başlığı (ve teması) olan "72 Seasons", bir insanın çocukluğunun ve ilkgençlik yıllarının geçtiği, benliğinin, benliğini gerçekleştirmek için seçtiği yolların genel olarak şekillendiği ilk 18 yılını simgeliyor. Bu temanın sadece güftelerin değil; albümün müzikal ifade edişinin de teması olması harika. "Bir insanın ilk 18 yılını müzikal olarak nasıl ifade ediyorlar?" diye soracak olursanız, kendi ilk 18 yıllarının soundtrack'ini yazarak... İşin müziklerinin tam olarak grup üyelerinin kendi ilkgençlik yıllarını büyüttükleri, henüz Metallica canavarını yaratmadıkları, bu canavarın doğumundan hemen önceki yılların müziğini duyuyoruz tüm albüm boyunca. Kesinlikle bu temaya harika bir odaklanış söz konusu beste yaratımlarında. Metallica 1981'de, grup üyeleri ortalama 18 yaşındayken kuruldu. 1983'te ise ilk albümleri olan Kill 'Em All'u çıkardı. Metallica'nın metalci olmayanların bile şapkalarını uçurduğu görkemli, sert, yer yer de (hard rock-heavy metal-thrash metal sınırları içinde) daha easy listening, yer yer son derece komplike ve sert ama tüyleri de diken diken eden catchy'liği ortaya koyduğu hit'leriyle birçok metalci olmayan Metallica fan'ı yaratmaya başlaması 1984 tarihli ikinci albümü olan Ride the Lightning'le başlar. 20 yaşlarında yayınladıkları ilk albüm Kill 'Em All ise sıradaki 40 yıla damgasını vuran dev Metallica canavarının henüz çocukluğudur ve sadece müzik zevkinin odağında metal müzik olanların muhteşem bulduğu bir yapıttır genellikle. Ve diskografilerinin 40. yılında, ortalama 60 yaşında olan grup üyelerinin yeni yapıtı "72 Seasons" Metallica diskografisinde müzikal olarak nereye mi tekabül ediyor dersiniz? Kill 'Em All öncesine! Albümün tam da başlığının da işaret ettiği gibi; eğer ilk 18 yaşları içinde Kill 'Em All'dan önce de bir albüm çıkarmış olsalar; (o zamanki rock-metal dünyasının da müzikal etkileri ile) nasıl bir yapıta benzerdi sorusunun cevabı ile karşımızdalar. 72 Seasons, Metallica diskografisinde Kill 'Em All'dan önceki kayıp halka gibi! 

Henüz parçaları genellikle birer kez dinlemenin verdiği sindirmemişlikle pek yorum yapmayacağım ama örneğin If Darkness Had A Son'ın canlı performansı bana büyük zevk verdi! Ve bu albümün geri kalanını sindirdiğimde veya canlı performanslarını gördüğümde neler yaşayacağıma dair çok olumlu bir ipucu veriyor bana.

72 Seasons albümünü büyük bir zevkle yollarda, kulaklığımda, parça parça dinlemeye başlayacağım ve bu albümdeki parçaların öncesinde ve sonrasında örneğin Megadeth'in olgunlaşmamış halinin albümü olan Killing Is My Business albümünü veya Metallica'nın kendi gençlik yıllarından bolca izler gösteren Garage Inc. albümünü de serpiştirerek dinlemek lezzeti arttırabilir diye düşünüyorum. Belki siz de 72 Seasons dinleme seanslarınıza kendi müzik bilginize göre 70'ler sonu 80'ler başı dönemden benzer vibe'a sahip ön gruplar alıp, deneyim lezzetinizi arttırabilirsiniz. Jaguar, Diamond Head, Saxon gibi gruplardan bir-iki parça dinleyip 72 Seasons'a geçmek gibi belki...

Son olarak Metallica'nın bu albümde yine samimiyetle içinden geleni yaptığını düşünüyorum! 60 yaşlarına kendilerini sanatsal açıdan defalarca kez tatmin etmiş dünyanın en büyük grubu olarak geldiklerinde sıradaki albüm için motivasyon ve ilhamlarının ne olacağı sorusuna çocukluklarına ve ilk gençlik yıllarına dönmek fikrini bulup, tam olarak bu fikrin soundtrack albümünü yaratmışlar. Ve tüketim kültürünün ticari mantığı açısından düşününce, ne günümüzün pespaye tüketkenliğinin "şarkı" adı altındaki ticari ürünlerinin sürelerinin giderek kısalması modasına ne de Metallica'nın zilyonlarca hayranının dar bir grup sayılabilecek metalci kitlesinin dışından gelmesini sağlayan Nothing Else Matters, Fade to Black, Enter Sandman gibi hit'lerinin hazır formüllerine asla uğramadan; odaklandıkları fikrin samimi soundtrack'ini yapmışlar! İşte bu yüzden Metallica fan'ıyım! Bu yüzden küçük dünyamda birer sanatçı olarak bana 20 yıldır ilham veriyorlar!

Bu albümde bu konseptten çıkabilecek en iyi örneği vermeyi umuyorlar belki ama dev Metallica hit'lerinden yeni bir tane vaat etmiyorlar. Yoksa ediyorlar mı?! İşte bunun cevabını ancak albümün tamamını 3-5 kez dinleyip, sindirdikten sonra bulacağım. Ne güzel bir heyecan bu!


15.04.2023
Bora Şahinkara




A172 Seasons
Written-By – Hetfield*Hammett*Ulrich*
7:59
A2Shadows Follow
Written-By – Hetfield*Ulrich*
6:12
A3Screaming Suicide
Written-By – Hetfield*Ulrich*Trujillo*
5:31
B1Sleepwalk My Life Away
Written-By – Hetfield*Ulrich*Trujillo*
6:56
B2You Must Burn!
Written-By – Hetfield*Ulrich*Trujillo*
7:03
B3Lux Æterna
Written-By – Hetfield*Ulrich*
3:22
C1Crown Of Barbed Wire
Written-By – Hetfield*Hammett*Ulrich*
5:59
C2Chasing Light
Written-By – Hetfield*Hammett*Ulrich*
6:45
C3If Darkness Had A Son
Written-By – Hetfield*Hammett*Ulrich*
6:36
D1Too Far Gone?
Written-By – Hetfield*Ulrich*
4:34
D2Room Of Mirrors
Written-By – Hetfield*Ulrich*
5:34
D3Inamorata
Written-By – Hetfield*Ulrich*
11:10













[1] https://www.metallica.com/news/2023-03-02-72-seasons-listening-party-tickets-on-sale.html
[2] Biletimi hediye alan Murathan Şahinkara'ya teşekkürler.


3 Nisan 2023 Pazartesi

Aşk (Emprovizasyon)

Uzun bir günün sonunda evine dönmeye benzer.

İki veya daha fazla müzisyenin, müzik enstrümanlarıyla birlikte emprovizasyonu. Karşılaşırız. Birlikte yürümeyi deneriz. Bir ritme otururuz ve karşılıklı birbirimizin hangi melodik ve armonik kültürlere yakın olduğunu hızlıca çözmeye çalışırız. Aynı lisanı bulmuşsak diyalog kurmaya başlarız. Devam ettirmek istiyorsak dikkatle birbirimizi dinlemek zorundayızdır. Sağlıklı bir şekilde sürdürmek istiyorsak birbirimize karşılıklı alanlar açmanın dengesini kurmaya çalışmalıyız. (Bu karakterimize oturmuşsa zaten yapması kolay.) Birbirimizin gözlerine bakmak veya gözlerine bakıyormuş kadar iyi duymak gerekir. Birbirimiz sayesinde birbirimizin ışıklarını ışıl ışıl parlattığımız anlar, aynı anda beraber bile yüksek parıldadığımız anlar olacaktır (işler yolundaysa). Ne kadar yürüyeceğimize de, nerede bitireceğimize de sezgisel olarak birbirimizi anlayarak karar veririz. Yolda buluşup, makamda ya da söz gelimi bir blues dizisinde yeteri kadar dolaştıktan sonra bir noktada göz göze gelip, eve döneceğizdir.


03.04.2023
Bora Şahinkara